6 Kasım 2014 Perşembe

Shiseido Benefiance Wrinkleresist24 Pure Retinol Express Smoothing Göz Maskesi

Hızla cilde nüfuz edebilir ve koyu halkalar, kuruluk ve esneklik kaybı ile mücadele eder.  Shiseido orijinal Pure Liquid Retinol Delivery System ile geliştirilmiştir.
 İpek gibi gözle görülür daha genç ve pürüzsüz bir görünüm için sadece 15 dakika içinde düzensiz doku, ince çizgiler ve kaz ayağı en aza indirmek yardımcı olur.
Doğal kolajen üretimine yardımcı olan  yüksek teknoloji amino asit hidroksiprolin içerir.
Maskenin vaatleri bu şekilde. Haftada 2-3 defa uygulanması tavsiye ediliyor. İçerisinde tek tek paketlenmiş 12 adet maske var. (12x2) Düzenli olarak başka göz kremi de kullandığım için ben haftada veya 10-15 günde  1 kullanmayı tercih ettim. Ne zaman aklıma gelirse misali biraz da. Kullanır kullanmaz -ilk kullanımda bile- etkisini göstereceği vaadi de bulunuyor. 
Gece yatmadan uyguladığım için bulanık çıktı fotoğraf ama, bu şekilde uygulayıp 15 dakika sonra çıkarmak gerekiyor maskeleri. Kumaş dokulu ve oldukça nemli  / ıslak maskeler. 15 dakika beklerken göz altları biraz karıncalanabiliyor. Kaz ayağı bölgemde sadece gülerken veya mimik yaptığımda belli olan çizgilerim var. Onlar için fazla bir etkisini görmesem de uykusuzluğa ve strese bağlı olarak göz altımda oluşan koyulaşmanın rengini düzelttiğini söyleyebilirim. Nemlendirmesi oldukça yüksek. Göz altı yumuşacık oluyor ve aydınlanıyor. Şimdilik 4-5 sefer kullandım ve göz altımda belirgin bir düzelme var. Ayrıca ağız çevresindeki çizgilere de uygulanabileceğini belirteyim.
Fiyat olarak biraz yüksek, haftada 2-3 kere kullanılacağı düşünülürse 1-1,5 aylık bir paket ve 200TL civarı. (Bazı online sitelerde indirimli 150TLye satılıyor. ) Benim tavsiyem düzenli kullanılan çok iyi bir göz kremi ile birlikte 10-15 günde 1 olmak üzere kullanılabilir. 

22 Ekim 2014 Çarşamba

Mekan Önerisi; Pendik Marin Türk AVM #1

Bugün farklı bir mekan önerisi ile karşınızdayım. İlk kez bir AVM yazısı yazıyorum. Aslında uzun zamandır aklımda benzer bir şeyler yazmak var. Şöyle Sevda ile Geziyorum  başlıklı, bir semte, bir AVMye yolculuklar yapabiliriz yakında. Bunun için öncelikle üşenmemem gerekiyor tabi. Güel fikirlerim var ama ya vaktim olmuyor ya da vaktim olduğunda enerjim. Bu AVM'ye de tasarladığım yazı için tekrar gelebilirim.
Sabah 6 civarı kardeşimi Sabiha Gökçen Havaalanına bıraktıktan sonra Pendik'e geçmeye karar vermiştik. Her sabah yürüyüş yapan Annem sabah yürüyüşünü Pendik sahilde yaptı ben de biraz yürüdükten sonra bir bankta sabahın tüm güzelliklerinin keyfini çıkarıp deniz manzarası eşliğinde kitap okudum öncelikle. Karnımız acıkmaya başlayınca da Marin Türk AVM'ye geçmeye karar verdik.
AVM dediğime bakmayın, cafe / restaurant ağırlıklı açık hava alışveriş merkezi. Denize sıfır ve marinası var. Bu yüzden bir AVMde değil de sanki Bodrum'da Marmaris'te gibi hissediyor insan kendini burada. 
Küçük, derli toplu bir AVM burası. İstanbul'da en sevdiğim yerlerden. Tatile gibi hissediyorum burada kendimi. Bu arada saat 7,30 daha ve günlerden cumartesi :) 

Kahvaltı yapabileceğimiz bir yer ararken çok merak ettiğim Cold Stone'u görüyorum. AVMlerde mağazalar 10:00'da açılıyor malum. İnşallah açılışa kadar burada olur ve deneyebilirim diye düşünüyorum. 
İçerisinde çok şık, çok güzel cafeler var.  
Üst katta açık bir yer bulamayınca aşağı iniyoruz ve Simit Sarayı'nın açık olduğunu görüyoruz. Aslında burada oturduktan sonra farkediyoruz ki yan tarafta Değirmen var ve orada açık. Farketseydim kesin oraya giderdik. Neyse artık :) 
Bu arada ben gelmeyeli epey zaman olmuş, o zamanlar aşağıdaki cafeler yoktu. Görünce çok şaşırdım denize sıfır bir Simit Sarayı var burada. Hava da manzara da harika. Hafta sonu erken kalkanlara tavsiye ederim. 
Abimin işi de tekneler olduğu için tekneler ve yatlara ayrı bir düşkünlüğüm var. Şu yandaki alıp gidesim geldi mesela. Nasıl yakışmış mı? :) 

Kahvaltımız bitince AVM'de geziye çıkıyoruz. Daha mağazalar açılmadı ama saat henüz 9 civarı :) Güne erken başlamak çok güzel bir duygu. 
İçerisinde ilgimi çekenler Watsons, Mudo ve Tanca mağazaları oluyor.
Annem biraz dolaşmaya çıktı etrafta, ben de Caribou Coffee'yi açık görünce kahve içmeye karar verdim. Aslında bu oyalanmalar, beklemeler hep Cold Stone yüzünden :) Saat daha 10:00 olması bu arada. 
Kahvemi içip, sakinliğin, sessizliğin tadını çıkararak kitabımı okuyorum burada. 
Hayat sana güzel be minnoş :) 
Ve müjde, saat öğlene yaklaştı Cold Stone çoktan açıldı. Gitmeden önce dondurmalarımızı seçiyoruz, kafamız karışık ne seçsek bilemiyoruz. 

Tam ne olduğunu hatırlayamasam da soldaki (Annemin ki) karamelli benim ki de çok sevdiğim After Eight'e istinaden naneli-çikolatalı. Güzel ama beklediğim daha damak çatlatan bir dondurma idi, maalesef hayal kırıklığına uğradım.
Ve sabah 7:00 civarı giriş yaptığımız bu minik AVMden 14:00 civarı bol kalori alarak evimize dönüyoruz.
Yeni turlarda görüşmek üzere! 

7 Ekim 2014 Salı

Mekan Önerisi;Şekerpınar'da Bir Vaha ''La Terra''

Yaklaşık 1 yıldır Mekanist üyesiyim. Mekanist'te düzenli yorum yapıp belirli bir puanın üstüne çıktığınızda Gezgin ve Guru üye oluyorsunuz. Gezgin ve Gurular için ise Mekanist'in etkinlikleri oluyor. Ben de Guru olduğum için sürekli etkinlikler için davet alıyordum ama bir türlü yer ve zaman olarak uyuşamadığımız için katılamıyordum. 
Instagram'da Mekanist'in La Terra'nın fotoğraflarını paylaştığını görmüş, çok beğenmiştim. Hatta web sitesini incelemiş, nasıl gidilir diye araştırmıştım ki 2-3 gün sonra bu güzel mekan için etkinlik daveti aldım. Ve tabii ki çok sevinerek kabul ettim.
Bizim gittiğimizde Haziran sonu gibiydi, ancak paylaşabiliyorum. Şekerpınar taraflarını hiç bilmiyordum, biraz google haritalar, biraz bilen birilerinin yol tarifi, biraz da benzin istasyonlarında sorarak La Terra'yı buldum. Ancak o civarları bilenleriniz varsa anlar, bahçeli, yemyeşil bir yer arıyorsunuz ve çevrenizde sadece fabrikalar var. O yüzden kesin yanlış gidiyorum diye düşünürken ile birden önüme çıktı La Terra.
La Terra'dan sadece küçük bir bölüm. Daha sonra bir şey yapıldı mı bu bölümde bilmiyorum ama yerlerde minderler v.s. olsaydı çok güzel olurdu diye düşünmüştüm. Tabi biizm ilk gittiğimizde bu bölüm boş olsa da öğlene doğru çimenlere yayılmaya başlamıştık. 
La Terra'nın web sitesi maalesef berbat. Bu yüzden oradan da faydalanmak istedim bir şeyler anlatmak için ama yok. Facebooktan baktığımda serpme kahvaltı v.s. gibi bilgiler gördüm. Bizim gittiğimizde açık büfe kahvaltı vardı. Kirazlar, naneler bahçeden toplanmıştı.  
Sanırım pazar brunch (açık büfe kahvaltı) diğer günler serpme kahvaltı var.
Meyve ağaçlarının içerisinde kocaman bir bahçe. Ağaçlarda bir sürü meyve var ve meyveleri toplayıp yemek serbest.  


Kapıdan içeri girdiğinizde karşılaştığınız manzara bu. Neden bir vaha dediğimi anlamışsınızdır.  

Pazar günleri canlı müzikte var bu arada.  
Bu fotoğrafı da facebook sayfalarından aldım. La Terra'da kış.


Bunlar da yine facebook sayfasından aldığım görseller. Yani anlayacağınız La Terra her mevsim güzel :)
Web sitesi çalışmadığı için menü ile ilgili bilgiler tam veremiyorum ama geniş bir menüsü var Facebook görsellerinden anladığım kadarı ile. Pizza, pide, et yemekleri, balık, makarna, salatalar ve tatlılar. En yakın zamanda canım Esroş'umla gidip yemek yemek istiyorum burada.
Çoluk çocuk gidelim uzun uzun vakit geçirelim derseniz adresi ve telefonu; 
Şekerpınar Mah. Fevzi Çakmak Cad. No:94 Çayırova
Gebze, Kocaeli
(0262) 658 0833

22 Ağustos 2014 Cuma

Kalyon Ambiance Tırnak Eti Temizleyici

*İyi bir manikür için tırnak etlerinin yumuşamasını ve içerisindeki etken maddeler sayesinde geriye itilerek ölü derinin kolayca atılmasını sağlar. 
Manikür' den önce tırnak çevresindeki deriye uygulayarak, 3 dakika bekledikten sonra, uygun bir çubukla tırnak etlerinizi geriye doğru itin.
(*Vaatleri)
Bir kaç sene öncesine kadar düzenli olarak manikür ve pedikür yaptırırdım. Aslında ellerim ve tırnak etlerim sorunsuz, sadece keyifli bir işlem manikür ve pedikür yaptırmak. Benim için özellikle de manikürün gereksiz olduğuna karar verdim ve bir daha manikür için kuaföre gitmedim.
Fakat kuaföre gittiğim sürede sürekli olarak tırnak etlerim kesilerek manikür yapıldı. Böylece tırnak etlerim kesilmeye alıştı. Daha sonrasında ben tırnak etinin kesilmemesi gerektiğini öğrenene kadar kendimde defalarda keserek yaptım manikürümü. Öğrendikten sonra düzenli yağlar, bakım ürünleri kullanarak etlerimi geriye iterek yapmaya başladım. Fakat yine de kesmeye alışınca 1-2 ayda 1 kere de olsa kesmek gerekebiliyor. 
Tırnak etini geriye iterek manikür yapmanın en kolay yolu tırnak diplerini sürekli, nemlendirme özelliği fazla olan bir kremle/yağla ovup yumuşak tutmak. Kalyon Tırnak Eti yağı da yine bu amaçla kullanılan bir yağ. Fırçası yardımı ile tırnak etine uygulanıp 3 dakika bekleyip tırnakları geri itmek gerekiyor. Yapısı çok yoğun. Ellerim de sürekli suya, detarjana girdiği için özelikle tırnak etlerim biraz sert. Bu yüzden fazla fazla kullanmak istesem de fırçaya yoğun yapısı nedeni ile fazla ürün gelmiyor. İlk seferlerde geldiği kadarı ile sürüyordum. Ama tırnaklarıma yetmedi. Ben de açıkçası artık şişeyi ters çevirip tırnak diplerine mercimek tanesi kadar damlatıyorum. Bu şekilde ancak biraz yumuşuyor. Bir çubuk yardımı ile de tırnak etlerini geri itmeye çalışıyorum. Tırnak etlerinde çok başarılı olmasa da tırnak çevresinde ete yakın kenarlarda oluşan minik kalıntılıları çok iyi temizliyor. 
Kullanım ve etki açısından çok beğenmediğim bir ürün oldu maalesef. Bu konuda bazı yağlardan ve özellikle shea yağlı kremlerden çok memnun kalmıştım daha önce. Öyle bir ürünle devam edeceğim bittikten sonra.

4 Ağustos 2014 Pazartesi

Pastel Silky Dream Fondöten #352

Pastel Silky Dream kapatıcı ve hafif yapısıyla gün boyu kalıcı bir pürüzsüzlük sağlar. Aynı zamanda cildin nemini sağlıklı bir şekilde koruyarak yüzünüze canlılık ve tazelik verir.
Bunlar Pastel Silky Dream Fondötenin vaatleri.
Cildim problemli de olsa çok kapatıcı ürünleri sevmediğimi hep söylüyorum. BB kremler, renkli nemlendiriciler, hafif  yapılı, az veya orta kapatıcı fondötenler favorim. Elimde denenmeyi bekleyen başka fondötenler vardı, fakat bir arkadaşım Pastel'i deneyip hafif yapısı ve kapatıcılığından çok memnun kaldığını söyleyince ben de denemek istedim. 
Gerçekten çok hafif yapılı bir fondöten. Yazın denememe, kullanmama rağmen hiç rahatsızlık duymuyorum kullandığımda. Orta derecede bir kapatıcılığı var. Bana göre gayet yeterli bir kapatıcılık. Maske gibi durmuyor. Kolay sürülüyor, sürüldüğü zaman matlaşıyor. Bazı mat fondötenlerde olan cakey diye tabir edilen görünüm oluşmuyor kesinlikle.  
Nemlendirici özelliği olduğundan cildi kurutmuyor, aksine cildim yumuşacık oluyor.Kalıcılığının ise ortadan biraz daha uzun olduğunu söyleyebilirim. 4-5 saat içinde herhangi bir parlama kusma yapmadı. 
Açıkçası kullanmadan önce çok beklenti içine girmedim ama ummadığım kadar güzel çıktı. Bu yaz hafif yapısı nedeni ile BB kremlerim ile birlikte bolca kullanıyorum bu fondöteni. 
Fiyatı 19.50 TL. İndirimleri takip ederek daha uygun fiyata da alınabilir.